Ceren Ballik Erdirik: “Tamamen beni yansıtan, modern, renkli, gülümseyen, karma bir koleksiyon”

İş insanı ve koleksiyoner Ceren Ballik Erdirik sanatla ilk tanışmasının tiyatro vesilesiyle gerçekleştiğini söylüyor. Ana motivasyonunun her zaman işin kendisinde yarattığı pozitif duygular, heyecan ve onu eve götürmeyi isteme hissi olduğunu söyleyen Erdirik ile koleksiyonunda yer alan eserlerden takip ettiği platformlara, genç koleksiyonerlere tavsiyelerinden seçkisinin dinamiklerine uzanan pek çok konu üzerine sohbet ettik.

 Yazar: Burcu Dimili 

Sanata dair hatırladığınız ilk anınız nedir? Sanatla nasıl tanıştınız?

İlk tiyatro ile tanıştım. Babam bizi ilkokul yıllarımda her hafta sonu Taksim’de matine ve suare olmak üzere dört oyuna götürürdü. Hepsini büyük bir hayranlıkla izlerdim. İster siyasi ister mizahi bir oyun olsun, pür dikkat izler, o tiyatrolarda izlediklerimi oyuna çevirirdim. Çocukken sanatı kocaman, özgür ve renkli bir dünya gibi görürdüm; her alanını keşfetmeye açık ve meraklıydım. Bir de çocukken babamın evimize Hollandalı bir ressamın, sonbahar temalı iki adet tablosunu astığını hatırlıyorum. O tablolara bayılmıştım. Bana göre evi o kadar yukarı taşımıştı ki farkında olmadan ileride boş duvarımın olmayacağına o gün karar vermiştim sanırım. 

“Ne zaman kendimi tüm o tavsiyelerden özgür bıraktım, sadece beğendiğim eserlere yöneldim, o zaman koleksiyonum oluşmaya başladı ve bu işten büyük zevk almaya başladım” 

Koleksiyonerlik serüveniniz ne zaman ve nasıl başladı? 

Kendi evime taşınmıştım ve duvarlarımı özgürce doldurmak istiyordum. Her şey o duvarları doldurmak için arayışa geçmemle başladı. O zamanlar çevremde bana fikir verenler hep klasikçiydi ve bir eser alınacak ise yatırım amaçlı alınması gerektiğini vurgularlardı. O göz ile baktığım için bir süre “işte bu” dediğim eserler bulmakta zorlandım. Ne zaman kendimi tüm o tavsiyelerden özgür bıraktım, sadece beğendiğim eserlere yöneldim, o zaman koleksiyonum oluşmaya başladı ve bu işten büyük zevk almaya başladım.

İlk aldığınız eser hangisiydi? Eserde sizi yakalayan şey neydi?

İnanın ilk aldığım eseri hatırlamıyorum fakat ilk etkilenerek aldığım eser 2012’de Devrim Erbil’in kocaman masmavi bir Haliç silüetiydi. Devrim Hoca gibi birinin eserini evime asmak beni heyecanlandırmıştı. Paramı biriktirmiştim ve gururla satın almıştım.

Kemal Önsoy, Devrim Erbil, Haluk Akakçe

“Ana motivasyon her zaman işin bende yarattığı pozitif duygular, heyecan ve onu eve götürmeyi isteme hissi oluyor” 

Koleksiyonerliğinizin arkasındaki ana motivasyon nedir? Koleksiyonunuzu oluştururken ve eser alırken nelere dikkat ediyorsunuz? Evinizde sergilediğiniz eserlerin yerini sık sık değiştiriyor musunuz? Aldığınız eserlerle ne kadar süre birlikte yaşıyorsunuz ve ne sıklıkla ev-depo ya da odalar arası yerini değiştiriyorsunuz?

Ana motivasyon her zaman işin bende yarattığı pozitif duygular, heyecan ve onu eve götürmeyi isteme hissi oluyor. Aynı zamanda, özgünlük, muzip bir tavır, renkler beni yakalayan unsurlar. Bazen eseri beğeniyorum, bazen de sanatçıyı seviyorum ve oradan yola çıkıyorum. Bir de olgun/genç, kendini kanıtlamış/henüz kariyerine yeni başlamış sanatçı dengesini kurmaya özen gösteriyorum. Bir buçuk yıl önce yeni evimize taşındık, daha ev tadilat aşamasındayken hangi eserimi nereye asacağımı biliyordum. Eser alırken bütçe de çok önemli bir rol oynuyor benim için, bütçemin de sınırları oluyor. Bir de eseri koyacağım yeri belirlemek de kararımda etkili oluyor. Sahip olduğum esere kendini gösterebilmesi için hak ettiği yeri ve ortamı hazırlamam gerektiğini düşünürüm. Bazen yer sıkıntımdan dolayı istediğim bir eseri alamadığım oluyor. Eserler ile yaşamayı seviyorum, dolaplar içinde saklamayı ya da istiflemeyi pek sevmiyorum.

Ekrem Yalçındağ, Alex Gross, Hande Uğur

Koleksiyonunuzda kaç eser yer alıyor? Seçkinizde hangi isimler var? Eserlerin dağılımı evin bölümlerine göre nasıl konumlanıyor? Örneğin salonunuzda, çalışma odanızda, yatak odanızda ya da çocuk odalarınızda hangi eserler yer alıyor?

Şu anda sanıyorum 45’e yakın eserim var. Selma Gürbüz, Devrim Erbil, Ergin İnan, Kemal Önsoy, Ekrem Yalçındağ, Haluk Akakçe, Mustafa Ata, Cömert Doğru, Tarkan Güveli, Kerem Ozan Bayraktar, Nesren Jake, Seda Hepsev, Damla Yalçın, Gözde Baykara, Hande Uğur, İlke Kutlay, Deniz Acerol, Göksu Gül, Burçin Başar, Hasan Pehlevan, Serdar Akkılıç,Ayşe Bezenmiş, Bahar Oganer, Emre Namyeter, Ömer Faruk Yaman, Erhan Cihangiroğlu, Esra Karaduman gibi isimler var.

Eserlerim tüm eve dağılmış durumda, yerlerini yeni eserler geldikçe güncelliyorum. Salondakiler beni en çok etkileyen işler ve de eşimin de beğendiği eserler oluyor çoğunlukla. Odamda Bahar Oganer’in sevimli bir tavşanı, Damla Yalçın’ın çocuklarım ve benim resimlerimizden yaptığı üçlü kasnak işlemesi, Alex Gross’un Starwars baskıları var. Çok vaktimin geçtiği çalışma odamda kadın portrelerim var, her biri ayrı zarif ve güzel. Oğlumun odasında Deniz Acerol’un bizim için yaptığı su altı dünyası ve Cömert Dogru’nun iki adet hiperrealistik robotu var. Kızım ise okulunda tanıştığı Göksu Gül’den kendi parasıyla iki eser aldı, mutlulukla odasına onları astı.

Deniz Acerol
Göksu Gül

Bu eserlerden sizin için özel bir hikâyesi olan varsa anlatabilir misiniz? 

Selma Gürbüz ve Ergin İnan’in eserleri benim için en özelleridir. Ergin İnan’ı aldığım galeriden benim için kelebekli bir kompozisyon yapmasını için rica etmiştim, Ergin Hoca da beni kırmadı ve yaptılar, tam arzu ettiğim, farklı bir kompozisyon çıktı. Zaten evimin en özel köşelerinden birinde duruyor. Bir Selma Gürbüz işi almayı çok arzu ediyordum, benim için önemli bir hedef olmuştu. Müzayedede tam istediğim gibi bir eserine rastladım ve geçen yaz aldım. Bir de eşimin bana aldığı Gözde Baykara’nın bir işi var, bayılıyorum onun derinliğine.

Selma Gürbüz, Ergin İnan, Tarkan Güveli, Kerem Ozan Bayraktar, After Jeff Koons, Nesren jake
Nesren Jake, Kerem Ozan Bayraktar, Ergin İnan

Selma Gürbüz, After Jeff Koons

“Tamamen beni yansıtan, modern, renkli, gülümseyen, karma bir koleksiyon” 

Koleksiyonunuzu özetlemeniz gerekse nasıl anlatırdınız? Topladığınız belirli bir sanat türü var mı? 

Tamamen beni yansıtan, modern, renkli, gülümseyen, karma bir koleksiyon. En sevdiğim yanı da bu zaten, tamamen benim duygularımdan oluşuyor. Hiçbir kurala veya norma uyma çabası gütmüyor. Kimseye beğendirilme kaygısı taşımıyor, sınırları hep bana ait bir yer orası. Çağdaş sanat sever biriyim ve şu an onu topluyorum fakat bir gün seversem oryantalist bir eser dahi alabilirim.

Ahmet Oran

Koleksiyonunuzu oluştururken profesyonel destek alıyor musunuz? Ya da yakın çevrenizde görüşlerine saygı duyduğunuz, fikrini aldığınız birileri var mı? 

Ben eseri gördüğüm anda sevip sevmediğime karar veriyorum, dışarıdaki fikirlerden çok etkilenmiyorum aslında. Fikir sormayı severim çünkü vizyon geliştiriyor ama genelde ne istediğini bilen ve kararlı bir alıcıyımdır. Eşimin de fikrini alırım. Onun gözüne güveniyorum. Bana özel günlerde aldığı hediye eserler hep favori parçalarım oluyor. Sanat danışmanı Feride Çelik, benim hem sanat tarihi öğretmenim hem de arkadaşımdır. Ondan çok şey öğrendim, onun da fikirleri benim için önemlidir, kendisine sürekli danışırım.

Ömer Faruk Yaman

“Güvendiğim, tanıdığım, geçmişim olan yerlerden alım yaparken kendimi daha rahat hissediyorum” 

Satın aldığınız sanat eserlerini nereden buluyorsunuz ve hangi eserleri alacağınıza nasıl karar veriyorsunuz?

Gezerek, araştırarak ve galeriler ile iletişimde kalarak… Türkiye’de sevdiğim çok sayıda galeri var, yeni galeriler ile tanışmayı da seviyorum. Ama sanıyorum ki ben sadık bir müşteriyim. Samimiyet ve güven benim için ön planda oluyor. Snop bir galeriden eser almaya elim gitmiyor. Güvendiğim, tanıdığım, geçmişim olan yerlerden alım yaparken kendimi daha rahat hissediyorum.

Alex Gross

Hangi galerileri, fuarları ya da platformları takip ediyorsunuz? 

Step, Contemporary İstanbul, BASE, Mamut; Türkiye’de severek takip ettiğim fuarlar. Yurt dışında ise Covid-19 günlerinin bitmesini; Art Frieze ve Art Basel‘lere, bienallere tekrar kavuşmayı heyecanla bekliyorum. Yabancılardan başlıca Galerie Perrotin, Gagosian, Plan X Art Gallery, Saatchi Art severek takip ettiklerimden. 

“Yeni nesil sanatseverler için dijitalleşme çok büyük rahatlıklar sunuyor” 

Dijitalleşme koleksiyonerlik anlayışınızı değiştirdi mi? Bir eseri online mecrada görüp alım yapıyor musunuz?

Ben sektörün dijitalleşmesinden çok memnunum. Yeni nesil sanatseverler için dijitalleşme çok büyük rahatlıklar sunuyor. Dijital katalog incelemek hepimizin başlangıç noktası oluyor. Dünyanın neresinde olursa olsun artık her türlü platformu, müze, sergi, galeriyi online olarak ziyaret edebiliyoruz, sayısız kaynak inceleyebiliyoruz. Sanatçılara rahatlıkla ulaşabiliyoruz, iletişime geçebiliyoruz. Ipad’imden online müze, müzayede, sergi, dijital katalog, galeri web sayfaları kapanmaz, sürekli bakıyorum, inceliyorum, okuyorum. Kolekta da bunlardan biri. Aynı zamanda online atölyelere, derslere, söyleşilere katılmaya özen gösteriyorum. Online mecraları eser satın almak için de sık sık kullanıyorum.

Bahar Oganer

Eserin ardındaki sanatçıyla tanışmak sizin için ne kadar önemli?

Evet önemli tabii ama şart değil. Eseri sanatçının kendisinden aldıysam, eser hakkında bilgi almak, yapım sürecini dinlemek beni mutlu eder. 

Koleksiyonerliğe başladığınızdan beri zevkleriniz nasıl değişti? Sanat bilginiz nasıl gelişti ve güçlendi? Ayrıca o dönemden şimdiye sanat dünyasında nelerin değiştiğini düşünüyorsunuz?

Yaş aldıkça, hayata bakışım değişiklik gösterdikçe, daha çok tecrübe ve bilgi kazandıkça tabii ki zevkim de ilgi alanlarım da değişiyor. Ama eskiden aldığım bir eseri sevmeyi bıraktığım hiç olmadı çünkü o da hayatımın o döneminin zevkini ve ruhunu yaşatıyor oluyor. Elimden çıkarttığım veya değiştirdiğim eserim henüz olmadı.

Damla Yalçın

Son aldığınız eserlerin bilgisini bizimle paylaşabilir misiniz? Bu eserlerde sizi yakalayan şey neydi? 

En son Esra Karaduman’ın modern bir minyatürünü ve de Ayşe Bezenmiş’in bir işini aldım. İkisinin de yalınlığını ve romantikliğini sevdim. Bir de şu an İdil İlkin benim için bir iş hazırlıyor, onu heyecanla bekliyorum.

Gözde Baykara, Ayşe Bezenmiş

Koleksiyonunuzu sergilediğiniz zamanlar oluyor mu, bu konuda görüşleriniz neler? 

Koleksiyonumun izleyiciyle buluşması benim için çok güzel bir vizyon ve fikir. İnşallah bir gün kısmet olur.

Okuyuculara Kolekta üzerinden yakın takibe alınacak sanatçılar önermenizi istesek hangi isimleri söylersiniz? 

İdil ilkin, Seda Hepsev, Ayşe Bezenmiş, Sena, Evren Erol, İbrahim Koç, Nilbar Güreş, Sefa Çakır benim Kolekta üzerinden bu ara yakın takip ettiklerim.

Seda Hepsev, Erhan Cihangiroğlu

Son dönemde takip ettiğiniz sanatçılar kimler?

Onur Hastürk, Yaşam Şaşmazer, Leyla Emaidi, Osman dinç, Mert Özgen, Tunca, Ronit Baranga, Cb Hoyo bu ara severek takip ettiğim ve koleksiyonuma katmak için heyecan duyduğum isimler.

Henüz hiç eser almamış birine ya da genç koleksiyonerlere tavsiyeleriniz ne olurdu?

İlk kez eser alırken hep bir çekingenlik oluyor, doğru eseri seçebilecek miyim, doğru fiyata alabilecek miyim gibi… Bunlar çok doğal ama bunları hemen bir kenara bırakmalarını öncelikle kendileri olmalarını, özgür ve rahat davranmalarını tavsiye ederim. Sevdikleri bir yerden başlasınlar. Eğer ki bir işi evine severek götüreceksen ve bütçen dahilindeyse, yanlış alım diye bir şey yoktur bence. Bol bol gezip, gözlerini geliştirip, bol bol okuyup sanat tarihi bilgisi edinsinler. Bilgimiz ve zevkimiz birleşince her zaman güzel bir sonuç çıkıyor ortaya.

Mustafa Ata
Sitemize giriş yaparak kişisel verileriniz, site kullanımınızı analiz etmek, sosyal medya özellikleri ve reklamları kişiselleştirmek amacıyla çerezler aracılığıyla işlenmektedir. Detaylı bilgi için Çerez Politikası Metni’ni okuyabilirsiniz. Anladım butonuna tıklayarak açık rıza beyanında bulunmuş olursunuz.